Büyük Teknoloji şirketlerinin enerji şebekelerimizi yapay zeka etrafında yeniden şekillendirmeyi nasıl ve neden hedeflediğine dair veri odaklı hikayemizden çıkarımlar.
James O’Donnell / 3 Haziran 2025
Aylarca üzerinde çalıştıktan sonra, meslektaşım Casey Crownhart ve ben sonunda geçen hafta yapay zekanın enerji ve emisyon yükü hakkındaki haberimizi yayına aldık.
Başlangıçtaki hedef basit görünüyordu: Bir sohbet robotuyla her etkileşimimizde ne kadar enerji kullanıldığını hesaplamak ve ardından bunu toplayarak yapay zeka şirketlerinin liderlerinden Beyaz Saray’daki yetkililere kadar herkesin yapay zekayı çalıştırmak ve bu süreçte enerji şebekelerimizi yeniden şekillendirmek için benzeri görülmemiş düzeyde elektrik kullanmak istemesinin nedenini anlamak.
Elbette, bu kadar basit değildi. Düzinelerce araştırmacıyla görüştükten sonraYZ’nın enerji iştahına dair genel anlayışın boşluklarla dolu olduğunu fark ettik. Tek bir sorguda kullanılan enerjiden YZ’nın bundan sadece üç yıl sonra neye ihtiyaç duyacağına kadar her şeyi anlamanıza yardımcı olacak inanılmaz grafikler içeren tüm hikayeyi okumanızı tavsiye ederim (ABD’deki hanelerin %22’sini çalıştırmaya yetecek kadar elektrik olduğu ortaya çıktı). Ancak projeden sonra edindiğim üç çıkarım var.
Yapay zeka henüz emekleme aşamasında
Bir sohbet robotu kullanma, bir görüntü oluşturma ve yapay zeka ile bir video oluşturma için gereken enerji gereksinimlerini ölçmeye odaklandık. Ancak bu üç kullanım, yapay zekanın bundan sonra gideceği yere kıyasla nispeten küçük ölçeklidir.
Birçok YZ şirketi daha uzun süre “düşünen” ve daha fazla enerji kullanan akıl yürütme modelleri oluşturuyor. Jony Ive’ın üzerinde çalıştığı (OpenAI’ın 6,5 milyar dolara satın aldığı) gibi, YZ’nın konuşmalarımızın arka planında sürekli vızıldadığı donanım aygıtları oluşturuyorlar. Bizim adımıza hareket edecek ajanlar ve dijital klonlar tasarlıyorlar. Tüm bu eğilimler daha fazla enerji yoğun bir geleceğe işaret ediyor (bu da yine OpenAI ve diğerlerinin enerjiye neden bu kadar akıl almaz miktarda para harcadığını açıklıyor).
Ancak YZ’nın henüz emekleme aşamasında olması başka bir noktayı gündeme getiriyor. Meslektaşım Will Douglas Heaven’ın açıkladığı gibi, bu YZ devriminin ardındaki modeller, çipler ve soğutma yöntemleri zamanla daha verimli hale gelebilir. Bu gelecek önceden belirlenmiş değil.
Yapay zeka videosu başka bir seviyede
Çeşitli modellerin enerji taleplerini test ettiğimizde, düşük kaliteli, beş saniyelik bir video üretmek için gereken enerjinin oldukça şok edici olduğunu gördük: Bir sohbet robotunun bir tarifle ilgili bir soruyu yanıtlaması için gereken miktardan 42.000 kat daha fazlaydı ve bir mikrodalgayı bir saatten fazla çalıştırmaya yetecek kadardı. Enerji iştahı sizi endişelendirmesi gereken bir YZ türü varsa, o da budur.
Yayınlamamızdan kısa bir süre sonra, Google Veo modelinin en son yinelemesini tanıttı. İnsanlar hızla en etkileyici kliplerin derlemelerini oluşturdular ( bu benim için en şok edici olanıydı). Hikayede belirttiğimiz bir şey, Google’ın (kendi video oluşturucusu Sora’ya sahip olan OpenAI’nin yanı sıra ) YZ modellerinin kullandığı enerjiyle ilgili belirli sayılar için talebimizi reddetmesidir. Yine de, raporlamamız, Veo ve Sora gibi yüksek çözünürlüklü video modellerinin test ettiğimiz modellerden çok daha büyük ve çok daha fazla enerji talep ettiğini gösteriyor.
Yakın gelecekte YZ videosunun kullanımının savunulamaz emisyon bulutları üretip üretmeyeceğinin anahtarının nasıl kullanıldığı ve nasıl fiyatlandırıldığı olacağını düşünüyorum. Bağlantısını verdiğim örnekte bir sürü TikTok tarzı içerik var ve YZ videosu oluşturmanın yeterince ucuz olması durumunda sosyal video sitelerinin bu tür içeriklerle dolup taşacağını tahmin ediyorum.
Kendi bireysel ayak izinizden daha önemli sorular var
Birçok okuyucunun bu hikayeyi kendi bireysel ayak izleri açısından düşüneceğini ve YZ kullanımının iklim krizine katkıda bulunup bulunmadığını merak edeceğini tahmin ediyorduk. Panik yapmayın: Bir sohbet robotundan seyahat planı için yardım istemenin karbon ayak izinizi anlamlı bir şekilde artırmaması muhtemeldir. Video üretimi artırabilir. Ancak aylarca bu konuda haber yaptıktan sonra, daha önemli sorular olduğunu düşünüyorum.
Örneğin, James Temple’ın inanılmaz bir hikayesinde ayrıntılı olarak açıklandığı gibi, ülkenin en kurak eyaleti olan Nevada’daki yeraltı sularından, vergi teşvikleri ve kolay izin süreçleriyle bölgeye çekilen veri merkezlerine güç sağlamak için boşaltılan suyu düşünün. Ya da David Rotman’ın bir hikayesine göre, Meta’nın Louisiana’daki en büyük veri merkezi projesinin, endüstrinin temiz enerji kullanma vaatlerine rağmen doğal gaza nasıl güvendiğine bakın. Ya da nükleer enerjinin , yapay zeka şirketlerinin sıklıkla iddia ettiği gibi sihirli bir çözüm olmadığı gerçeğine bakın .
Yapay zeka şirketlerinin ne kadar enerjiye erişebileceğini ve bunu hangi tür kaynakların sağlayacağını şekillendiren küresel güçler var. Ayrıca, önde gelen yapay zeka şirketlerinin, bu planlar için kamuoyundan destek isterken bile, mevcut ve gelecekteki enerji talepleri konusunda çok az şeffaflık var. Bireysel ayak izinizi düşünmek iyi bir şey olabilir, ancak iklim araştırmacılarını ve konuştuğumuz enerji uzmanlarını geceleri uyanık tutan şeyin ayak izinizden çok, bu diğer faktörler olduğunu unutmamanız gerekir.