Yapay zeka vaatlerinin yarattığı heyecanın ardında, bu teknolojinin veri odaklı bir dünyada zaten dezavantajlı durumda olan insanları nasıl etkileyebileceği gibi zorlu gerçekler yatıyor.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’n “” Bir Sonraki Büyük Ayrışma: Yapay Zeka Ülkeler Arasındaki Eşitsizliği Neden Artırabilir?” başlıllı raporunda , yapay zekanın temel ihtiyaçlara erişimdeki boşlukları kapatmaya yönelik adımlar atılmadığı ve ileri düzeyde bilgi birikimine sahip olunmadığı takdirde, yapay zekadan elde edilecek kazanımların çoğunun zengin ülkeler tarafından elde edileceği belirtiliyor.
2 Aralık 2025 tarihinde yayınlanan raporda durum, birçok Batılı ülkenin hızlı bir modernleşme yaşarken bazılarının geride kaldığı sanayi devriminin “Büyük Ayrışması”na benzetiliyor.
Yapay zekanın , bilgisayarlar ve robotlar aracılığıyla insanların yaptığı bazı işleri değiştirme veya değiştirme potansiyeli göz önüne alındığında, şirketlerin ve diğer kurumların yapay zekayı nasıl kullanacağı sorusu neredeyse evrensel bir endişe kaynağıdır.
Ancak yazarlar, yapay zekaya verilen ilginin büyük kısmının üretkenlik, rekabet gücü ve büyümeye odaklandığını, ancak asıl önemli sorunun bunun insan hayatı için ne anlama geleceği olduğunu belirtiyor.
Raporun başyazarı London School of Economics’ten Michael Muthukrishna, gazetecilere verdiği demeçte, “Teknolojinin rolünü abartma eğilimindeyiz,” dedi. Bangkok’taki raporun lansmanında video konferans yoluyla konuşan Muthukrishna, “Önce teknolojinin değil, önce insanların olması gerektiğinden emin olmalıyız,” dedi.
UNDP’nin “The Next Great Divergence. Why AI may widen inaquality between countries” Raporuna ulaşmak için aşağıdaki linki tıklayınız.
https://www.undp.org/asia-pacific/publications/next-great-divergence
https://www.undp.org/asia-pacific/publications/next-great-divergence