Gary Wilson */17 Şubat 2025
Çeviren: Nezih Kazankaya
Aşağıdaki metin, Gary Wilson’ın 16 Şubat’ta Friends of Socialist China (Sosyalist Çin’in Dostları) ve International Manifesto Group (Uluslararası Manifesto Grubu) tarafından düzenlenen “DeepSeek and the Challenge to US Technological Hegemony” (DeepSeek ve ABD’nin Teknolojik Hegemonyasına Meydan Okuma) web seminerinde verdiği bir konuşmaya dayanmaktadır.
ABD’nin Çin’e karşı yürüttüğü teknoloji savaşıyla başlayalım. Bazıları buna Yeni Soğuk Savaş diyor. Bu terimle ilgili bir sorun, “soğuk” kalacağının garantisi olmaması. Çin’in etrafında büyük bir ABD askeri yığınağı var; ABD Ordusu’nun insansız hava araçlarıyla savaşan Yeşil Bereli birliği Tayvan’da konuşlanmış durumda ve ABD, Fransa ve Japonya’nın uçak gemileri Güney Çin Denizi’nde “savaş oyunları” düzenliyor.
Nancy Pelosi’nin 2022’de Tayvan’a yaptığı ziyaret, 1990’lardan bu yana ABD’nin ilk üst düzey resmi ziyaretiydi ve Çin’in egemenliğine meydan okuyan bir provokasyondu; bu, bölgedeki ABD askeri faaliyetlerinde eşi benzeri görülmemiş bir tırmanışla desteklendi ve tehlikeli bir şekilde “sıcak savaş” başlatmaya yaklaştı.
Neyse, buna ne dersek diyelim, Yeni Soğuk Savaş, ekonomik savaş, ticaret savaşı veya teknoloji savaşı — ABD, Çin’in bilim ve teknolojisini hedef haline getirdi. ABD, teknoloji transferlerine katı sınırlamalar getirdi, yarı iletkenlere erişimi kısıtladı, Çin teknoloji şirketlerine yaptırım uyguladı, akademik ve araştırma iş birliğini engelledi ve birçok bilimsel alışverişi durdurdu.
Bu teknoloji savaşı yeni başlamadı. Aslında 2011’de Barack Obama’nın Soğuk Savaş tarzı bir sınırlama politikası olan Asya’ya Dönüş’üyle başladı. Asya’ya Dönüş, esas olarak askeri bir operasyondu ancak aynı zamanda gelişmiş teknolojilere ihracat kontrolleri de getirdi.
Askeri bir operasyon olarak, ABD deniz kuvvetlerinin %60’ının Asya-Pasifik bölgesine taşınması, Çin’in askeri olarak çevrelenmesi ve dünyanın en büyük deniz savaş oyunları olan RIMPAC gibi askeri tatbikatların genişletilmesini içeriyordu.
Donald Trump’ın ilk başkanlığı döneminde teknoloji savaşı, Huawei ve ZTE de dâhil olmak üzere Çinli firmalara uygulanan ticaret kısıtlamaları ve yaptırımlarla önemli ölçüde tırmandı.
Sonra Joe Biden ile daha da sert kısıtlamalar getirildi. ABD ayrıca Çin’e karşı askeri ve teknoloji ittifaklarını genişletti, örneğin AUKUS – bazıları buna Asya NATO’su diyor – ve ABD-Japonya-Güney Kore üçlü paktı.
İkinci döneminin ilk birkaç gününde Trump daha saldırgan ihracat kontrolleri uyguladı. Medya buna “Çin’e karşı sert” bir politika diyor. Sadece iki gün önce Trump’ın Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin Tayvan ile ilişkileri web sayfasından “Tayvan’ın bağımsızlığını desteklemiyoruz” ifadesini kaldırdı. Financial Times bu hafta Trump’ın Çin’i %60 gümrük vergisiyle tehdit ettiğini ve Nvidia yarı iletkenlerini yasaklayabileceğini bildirdi.
Yarı iletkenler neden bu kadar önemli?
Yarı iletkenler modern teknolojinin temelidir — her gün kullandığımız hemen hemen her cihaz ve sistemin işlevselliğini sağlar. Örneğin, 1970’lerden beri her otomobilin çalışması için yarı iletkenlere ihtiyaç duyulmaktadır.
Biden’ın Ticaret Bakanı, alıntı yapıyorum, “amaç, Çin’in YZ ve gelişmiş bilgisayarlarda çığır açabilecek gelişmiş yarı iletkenlere erişimini’ sınırlamaktır.” dedi.
Kısıtlamalara rağmen Çin, yarı iletken teknolojisinde önemli ilerlemeler kaydetti. Huawei, gelişmiş yüksek güçlü çipler geliştiriyor ve yeni Ascend 910C’nin performansı, DeepSeek R1’i oluşturmak için kullanılan GPU olan Nvidia’nın H20’siyle karşılaştırılabilir. DeepSeek, Nvidia H20 üzerinde eğitilmiş olsa da, eğitilmiş bir YZ modelinin sonuçlar çıkardığı süreç olan çıkarım için Ascend 910C’yi kullandı.
Bu bizi Çin’de oluşturulmuş ve ABD’deki en iyilere eşit olan büyük bir dil modeli veya LLM olan DeepSeek YZ’ya getiriyor
Daha az veri ve işlem gücü kullanılarak ve ABD modellerine göre çok daha düşük maliyetle geliştirildi.
Yayınlanmasıyla birlikte ABD’nin Çin’e karşı teknoloji savaşını kazanamadığı açıkça ortaya çıktı. Geride kalmak yerine Çin gücünü gösterdi.
Sadece DeepSeek değil; Çin, şu anda küresel çapta egemen olan yüksek teknoloji endüstrileri kurdu:
– Huawei, dünyanın lider 5G telekomünikasyon şirketidir.
– BYD dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisidir.
– CATL ileri pil teknolojisinde öncüdür.
– Tongwei güneş enerjisinde zirvede.
– DJI dünyanın en büyük ticari drone üreticisidir.
ABD’nin kısıtlamaları Çin’i durdurmadı
2011 yılında Asya’ya Geçiş başladığında ABD, küresel ölçekte 64 temel teknolojinin 60’ında lider konumdaydı.
2022 yılına gelindiğinde Çin, bu teknolojilerin 52’sinde ABD’yi geride bırakmıştı.
Yıllarca YZ, Google ve Microsoft’un OpenAI’si gibi ABD şirketlerinin egemenliğindeydi, ancak bugün Çin, yalnızca DeepSeek ile değil, YZ geliştirme ve uygulamalarında da lider konumda. Neden?
YZ’ya kurumsal kârlar için odaklanan ABD’nin aksine Çin, YZ’yı ekonomik dönüşümün itici gücü, yani ekonomisini modernize etmenin bir yolu olarak görüyor.
Lenin, komünizmin Sovyet gücü artı elektriklendirme olduğunu söylemişti. Bugün, yüksek teknoloji diyebilir.
Çin, 2017 yılında “Yeni Nesil Yapay Zeka Geliştirme Planı”nı yayınladı. Bu plan, donanım, yazılım ve bulut tabanlı sistemleri koordine etmek için açık kaynaklı platformlar oluşturmaya dayanıyor.
Bu yaklaşım, İnternet’in World Wide Web’i veya Linux (sunucular, bulut bilişim, mobil cihazlar ve süper bilgisayarlar için işletim sistemi) gibi teknolojilerin nasıl baskın hale geldiğine benziyor: Bunlar, dünya çapında işbirliğine ve yeniliğe olanak tanıyan açık kaynak standartları üzerine inşa edilmişti.
Erişilebilir açık kaynaklı YZ, kâr amacı güden özel teknoloji tekellerini geride bırakabilir.
DeepSeek YZ’nın en çığır açan özelliklerinden biri, dizüstü bilgisayarlar ve hatta akıllı telefonlar dâhil olmak üzere düşük maliyetli donanımlarda çalışabilme yeteneğidir; bu da YZ’yı her zamankinden daha erişilebilir hale getirir. Bu merkezsizleştirilmiş yaklaşım, Amazon ve Walmart gibi şirketlerin işçi izleme, otomasyon ve robotik için kapalı YZ sistemleri dağıtırken ücretleri düşürmek ve sendika örgütlenmesini bastırmak için kullandığı ABD’deki YZ’nın kullanım şekliyle çelişmektedir.
YZ’yı kamu hizmeti olarak ele almanın potansiyel faydaları muazzamdır. İşçileri yerinden etmek veya eşitsizliği artırmak yerine, açık erişimli YZ üretim ve dağıtımın adil planlanması için kullanılabilir.
Çin, kamu hizmetlerinde YZ kullanmaya başladı bile
Çin, kentsel yönetimi, trafik kontrolünü, atık yönetimini ve enerji verimliliğini optimize etmek için YZ kullanarak akıllı şehirleri benimsedi. Çin’de şu anda 500’den fazla akıllı şehir pilot projesi var. YZ ayrıca sağlık hizmetleri, eğitim ve afet müdahalesinde de kullanılıyor:
Sağlık hizmeti: YZ, hastalık salgınlarını tahmin etmek, hastane kaynak tahsisini optimize etmek ve kişiselleştirilmiş sağlık hizmeti sağlamak için kullanılıyor.
Eğitim: YZ, kişiselleştirilmiş öğrenmeyi geliştirmek ve kentsel-kırsal eğitim açığını kapatmak için kullanılıyor.
Afet Hazırlığı: YZ, sel tahmininde, deprem izlemede ve acil müdahale koordinasyonunda yardımcı olur.
ABD kısıtlamalarına rağmen Çin, YZ, yarı iletkenler ve diğer yüksek teknoloji endüstrilerinde ilerlemeye devam ediyor. Çin, küresel teknolojinin geleceğini şekillendiriyor ve YZ, insanların ihtiyaçlarını karşılamak için üretim ve hizmetlerin ekonomik planlamasında önemli bir rol oynayabilir.
* Gary Wilson uzun zamandır sosyalist bir ajitatördür ve şu anda Struggle-La Lucha’nın yardımcı editörü olarak çalışmaktadır. Emekli bir bilgisayar ağı mühendisi olan Gary, Linux işletim sistemine yönelik birkaç kılavuzun ve daha yakın zamanda “War & Lenin in the 21st Century”nin (21. Yüzyılda Savaş ve Lenin) yazarıdır.
Yazının başında bahsedile Web seminerinin tamamı YouTube’da şu adreste mevcuttur: