Yapay Zeka için küresel etik çerçeveyi uygulama çalışmaları doğrultusunda UNESCO, hükümetlerin ve şirketlerin kadınların hem yapay zekanın tasarımında hem de dağıtımında eşit şekilde temsil edilmesini sağlama çabalarını desteklemek için yeni bir iş birliği platformu olan Women4Ethical AI’yı başlattı. Platformun üyeleri ayrıca UNESCO’nun Tavsiye Kararı’ndaki tüm etik hükümlerin ilerlemesine katkıda bulunacak.
Audrey Azoulay/UNESCO Genel Direktörü/ YZ uzmanı
Dijital teknolojilerin günlük hayatı yeniden şekillendirdiği bir zamanda, kadınlar bu teknolojilerin araştırma ve tasarımında yeterince temsil edilmiyor. İhtiyaçları ve deneyimleri de tasarımcılar tarafından göz ardı ediliyor ve yapay zekayı eğitmek için kullanılan veriler genellikle kadınlara ve kızlara karşı önyargılı. Bugün, küresel olarak, kadınların ve kızların dijital teknolojiyi temel amaçlar için nasıl kullanacaklarını bilme olasılıkları erkeklerden %25 daha az, bilgisayarları nasıl programlayacaklarını bilme olasılıkları 4 kat daha az ve bir BT patenti için başvuruda bulunma olasılıkları 13 kat daha az.
Makine öğrenimi şirketlerinde teknik rollerde çalışanların yalnızca %20’si, dünya genelinde yapay zeka araştırmacılarının %12’si ve profesyonel yazılım geliştiricilerinin %6’sı kadın.
Önyargılı analizlerden kaçınmak ve tüm insanlığın beklenti ve ihtiyaçlarını dikkate alan teknolojiler inşa etmek için yapay zeka alanında kadınların durumunun yeniden dengelenmesine acil ihtiyaç vardır.
Bu sorunu çözmek için UNESCO, Yapay Zeka Etiğine İlişkin Tavsiye Kararı’nın merkezine toplumsal cinsiyet eşitliğini koydu ; bu, Kasım 2021’de 193 Üye Devlet tarafından oybirliğiyle kabul edilen, bu alandaki ilk küresel standart belirleme aracıdır. Devletlerin yapay zeka politikalarını oluşturmalarında somut bir yol haritası olan bu belge, yapay zekanın tüm yönlerine cinsiyete dayalı benimsemeyi planlamaktadır.
Bu hedefin uygulanmasını hızlandırmak için UNESCO, hükümetlerin ve şirketlerin çabalarını desteklemek için iş birliği platformu olan Women4Ethical AI’yı oluşturdu. Platform, dünyanın dört bir yanından akademi, sivil toplum, özel sektör ve düzenleyici kurumlardan 17 önde gelen kadın uzmanı bir araya getiriyor . Araştırmalarını paylaşacaklar ve iyi uygulamalar havuzuna katkıda bulunacaklar. Platform, ayrımcılık yapmayan algoritmalar ve veri kaynakları konusunda ilerlemeyi teşvik edecek ve kızları, kadınları ve yeterince temsil edilmeyen grupları AI’ya katılmaya teşvik edecek.
Dinamik ve kararlı kadınlardan oluşan bu ağ ile, UNESCO’nun Yapay Zeka Etiğine İlişkin Tavsiye Kararı’nda belirtildiği gibi, Yapay Zeka konusunda kapsayıcı ve adil sonuçlar elde etme yolunda gerçek ilerleme kaydedeceğiz.
Gabriela RamosUNESCO Sosyal ve Beşeri Bilimler Genel Müdür Yardımcısı ve platformun eş başkanı
Yapay zeka yönetişimi tartışmalarının ön saflarına etik ve eşitliği koymalı ve insan haklarını, temel özgürlükleri ve insan onurunu korumak için bir araç olarak etik önerileri uygulamaya koymalıyız.
Alessandra SalaShutterstock’ta Yapay Zeka ve Veri Bilimi Direktörü ve platformun eş başkanı
Yapay zeka yaşam döngüsünün her aşamasında kadınların katılımını ve güçlenmesini sağlamak için önerilen araçlar arasında bütçe tahsisleri ve kadınlara araştırma, akademi ve girişimcilik alanlarında destek sağlanması yer alıyor.
Önyargılı Veriler Ayrımcı Sonuçlara Yol Açar
Yapay zeka sistemlerinin geliştirilmesi, kullanımı ve dağıtımı, mevcut cinsiyet önyargılarını çoğaltma ve büyütme ve yenilerini yaratma riskini taşır: Verilerde, programlama ekiplerinde veya yaklaşımlarda çeşitlilik eksikliği, ayrımcı sonuçlar öneren önyargılı yapay zeka araçlarına yol açar. Bu sonuçlar, vatandaşların günlük yaşamını etkileyen önemli kararlar almak için kullanılır. Önyargılı verilerin zararlı etkisine bir örnek, tıbbi teşhislerin yalnızca erkeklerden toplanan kanıtlara dayanmasıdır.